ما
يجوز للمحرم
أكله من الصيد
77- ihramlının
Yiyebileceği Av Eti
أنبأ قتيبة
بن سعيد عن
مالك عن أبي
النضر عن نافع
مولى أبي
قتادة أنه كان
مع رسول الله
صلى الله عليه
وسلم حتى إذا
كان ببعض طريق
مكة تخلف مع
أصحاب له
محرمين وهو
غير محرم فرأى
حمارا وحشيا
فاستوى على
فرسه ثم سأل
أصحابه أن
يناولوه سوطه
فسألهم رمحه
فأبوا فأخذه
ثم شد على
الحمار فقتله
فأكل منه بعض
أصحاب النبي
صلى الله عليه
وسلم وأبى
بعضهم
فأدركوا رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
فسألوه عن ذلك
فقال إنما هي
طعمة أطعمكموها
الله
[-: 3784 :-] Ebu Katade'nin azatlısı anlatıyor: Ebu Katade, Mekke'ye giderken Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile beraberdi ve Mekke yolunun bir bölümünde bir
kaç ihramiı arkadaşıyla birlikte geri kaldı. Kendisi
ihramlı değildi. Derken bir yaban eşeği gördü ve atının üstünde doğrularak
arkadaşlarından kamçısını kendisine vermelerini istedi, ama onlar vermek
istemediler. Onlardan mızrağını istedi, yine kabul etmediler. Bunun üzerine onu
kendisi aldı ve eşeğe saldırarak onu öldürdü. Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem)'in
ashabından bazıları ondan yediler, bazıları da yemediler. Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem)'e
yetişip meseleyi sorduklarında, Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): "Bu, Allah'ın size ikram ettiği bir rızıktır" buyurdu.
3793'deki tahrice bakın. - Mücteba:
5/182; Tuhfe: 12131
Diğer tahric: Buhari (1823, 2914,
5492), Müslim 1196 (57, 57), Ebu Davud
(1852), Tirmizi (847), Ahmed,
Mı/sned (22526), İbn Hibban (3975).
أنبأ عمرو بن
علي أبو حفص
الفلاس قال
حدثنا يحيى بن
سعيد القطان
قال حدثنا بن
جريج قال
حدثني محمد بن
المنكدر عن
معاذ بن عبد
الرحمن
التيمي عن
أبيه قال كنا
مع طلحة بن
عبيد الله
ونحن محرمون
فأهدي له طير
وهو راقد فأكل
بعضنا وتورع
بعضنا فاستيقظ
طلحة فوفق من
أكله وقال
أكلناه مع رسول
الله صلى الله
عليه وسلم
[-: 3785 :-] Muaz b. Abdirrahman et-Teymi, babasından bildiriyor: ihramiı
bir şekilde Talha b. Ubeydillah ile beraberken,
kendisine bir kuş hediye ettiler. Bu sırada Talha uyuyordu. Bazımız bundan
yedik, bazımız yemekten çekindik. Talha uyanınca yiyenlerin hareketini doğru
buldu ve: "Biz de Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) ile
beraberken yemiştik" dedi.
Mücteba: 5/182; Tuhfe: 5002
Diğer tahric: Müslim (1197), Ahmed, Müsned (1383), İbn Hibban (3972, 3973, 5256).
أنبأ محمد بن
سلمة أبو
الحارث
المصري
والحارث بن
مسكين قراءة
عليه وأنا
أسمع واللفظ
له عن بن
القاسم قال
حدثني مالك عن
يحيى بن سعيد
قال أخبرني
محمد بن
إبراهيم بن
الحارث عن
عيسى بن طلحة
عن عمير بن
سلمة الضمري
أنه أخبره عن
البهزي أن
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم خرج يريد
مكة وهو محرم
حتى إذا كان
بالروحاء إذا حمار
وحشي عقير
فذكر ذلك
لرسول الله
صلى الله عليه
وسلم فقال
دعوه فإنه
يوشك أن يأتي
صاحبه فجاء
البهزي وهو
صاحبه إلى
رسول الله صلى
الله عليه
وسلم فقال يا
رسول الله
شأنكم بهذا
الحمار فأمر
رسول الله صلى
الله عليه وسلم
أبا بكر فقسمه
بين الرقاق ثم
مضى حتى إذا
كان بالإثاية
بين الرويثة
والعرج إذا
ظبي واقف في
ظل وفيه سهم
فزعم أن رسول
الله صلى الله
عليه وسلم أمر
رجلا يقف عنده
لا يريبه أحد
من الناس حتى
تجاوزوه
[-: 3786 :-] Umeyr b. Seleme ed-Damri, Behzi'den bildiriyor: Nebi (sallallahu
aleyhi ve sellem) ihramiı
bir şekilde Mekke'ye gitmek için yola çıktı. Ravha'ya
gelince yaralı bir yaban eşeği gördüler. Durumu Resulullah
(sallallahu aleyhi ve sellem)'e
haber verdiklerinde, Resulullah (sallallahu
aleyhi ve sellem) :
"Dokunmayın, şimdi
sahibi gelir!" buyurdu. Bu sırada Behz geldi.
Yaban eşeğinin sahibi o idi. Nebi (sallallahu aleyhi
ve sellem)'e: "Ya Resulalıah!
istersen bu hayvanı size vereyim" dedi. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem), Hz. Ebu Bekr'e, yaban eşeğini arkadaşları arasında taksim etmesini
emretti. Sonra yollarına devam ettiler. Ruveyse ile Are arasındaki Usaye'ye gelince,
bir gölgede, bir okla yaralanmış bir ceylanın yatmakta olduğunu gördüler. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem), bir adama kafile geçinceye kadar yaralı hayvanı
kimsenin rahatsız etmemesi için başında beklemesini emretti.
4837'deki tahricine bakın. - Mücteba:
5/182; Tuhfe: 15655
Diğer tahric: Malik, Muvatta (1/351), Abdurrezzak (8339), Taberani, M.
e/-Kebir (5283), Beyhaki (6/171,9/322),
Ahmed, Müsned (15744), İbn Hibban (5111).